Yüreğimin içine koy ellerini, üşüdüm karda yatmış gibi…
Seni kucağıma ilk verdiklerinde başını sol
göğsümün üzerine yaslamıştım… Ve ben sandım ki sen hep başını benim göğsüme
yaslayacaksın...
Şimdi ben çocuk oldum
bak, sen de koca bir adam. Boyun boyumu geçti nicedir. Belli midir hangimiz ana
hangimiz oğul? Son günlerde daha bir yaşlandım galiba. Bir garip istekler hâsıl
oluyor yüreğimde. Mesela; başımı omzuna yaslamak, dizlerinde uyumak istiyorum.
Hatta unut annen olduğumu, ben senin yavrun olmak istiyorum. Beni koruyup
kollamanı, hastalanınca bir tas çorba içirmeni istiyorum. Ama en çok da eskisi
gibi bana sımsıkı sarılmanı, beni çok sevdiğini söylemeni istiyorum.
Vakit gitgide azalıyor.
Dilinde söylenmemiş sözlerin ağırlığı, söylenmiş acı cümlelerin kırgınlığı
kalmasın oğul… İşte bu yüzden belki imkânsızı istiyorum.
Senden ayrılacağım o
ilk gün, hani beni toprağa koyup gideceğin gün, giderken son kez dönüp beni
bıraktığın o yere bakmanı istiyorum.
Ben seni çok sevdim
evlat… Sen de beni yarısı kadar sev istiyorum…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder